guvenlibakis.com

Merkez Bankası'nın Faiz Artışı ve Ekonomik Etkileri

19.04.2025 02:11
Merkez Bankası, haftalık borç verme uygulamasına dönerek politika faizini artırdı. Bu karar, enflasyonla mücadele ve likidite yönetimi açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

Merkez Bankası'nın Faiz Artışı ve Ekonomik Etkileri

Merkez Bankası, haftalık borç verme uygulamasına dönerek politika faizini artırdı. Bu karar, enflasyonla mücadele ve likidite yönetimi açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

Faiz Artışı ve Normalleşme Adımları

Merkez Bankası, Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında faiz artırımına giderek, haftalık borç verme uygulamasına yeniden dönmüştür. Duyuruda, “20 Mart 2025 tarihinde ara verilen bir hafta vadeli repo ihalelerine tekrar başlanmasına karar verilmiştir” ifadesi yer almaktadır. Bu adım, piyasa likiditesinin yönetimi açısından önemli bir gelişme olarak değerlendirilmektedir.

Alınan karar ile birlikte, politika faizi yüzde 46 olarak belirlenmiştir. Merkez Bankası’nın 350 baz puanlık artırım kararı, piyasa çevreleri tarafından sürpriz olarak nitelendirilmiştir. Ancak, enflasyonla mücadele açısından bu kararın doğru bir adım olduğu ifade edilmektedir.

Enflasyon ve Likidite Yönetimi

Merkez Bankası, enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarının dezenflasyon süreci açısından risk unsuru olmaya devam ettiğini belirtmiştir. Duyuruda, “Maliye politikasının artan eşgüdümü de bu sürece önemli katkı sağlayacaktır” denilmektedir. Sıkı para politikası duruşunun, yurt içi talepte dengelenme ve Türk lirasında reel değerlenme sağladığı ifade edilmektedir.

Kurul, enflasyon gerçekleşmeleri ve ana eğilimleri göz önünde bulundurarak, sıkı para politikası duruşunu sürdürecektir. “Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır” açıklaması yapılmıştır.

Finansal Piyasalardaki Gelişmeler

Finansal piyasalarda son dönemde yaşanan gelişmeler, parasal aktarım mekanizmasını destekleyen ilave adımların atılmasını gerektirmiştir. “Likidite koşulları yakından izlenmeye ve likidite yönetimi araçları etkili şekilde kullanılmaya devam edilecektir” denilmektedir. Merkez Bankası, kararlarını öngörülebilir ve veri odaklı bir çerçevede almayı hedeflemektedir.

Ekonomistler, Merkez Bankası’nın dövizde dengeyi sağlamayı hedeflediğini belirtmektedir. QNB Başekonomisti Hasan Erkin Işık, “Döviz piyasasında yeniden alım yönlü bir pozisyona geçilebilirse, bankalararası faizi %46 seviyesinde tutarak, ardından enflasyonda beklenen düşüşle birlikte politika faizinde belirgin bir indirime gidebilir” demiştir.

Yabancı Yatırımcıların Satışları

Yabancı yatırımcılar, 11 Nisan haftasında 3,1 milyar dolarlık net satış gerçekleştirmiştir. Bu satışlar, piyasa fiyatı ve kur hareketlerinden arındırılmış verilerle kaydedilmiştir. Yurt dışında yerleşik kişilerin hisse senedi stokları, 39 milyar 661,7 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir.

Bu durum, Merkez Bankası’nın piyasanın önünde hareket etmeye kararlı olduğunu göstermektedir. Yabancı yatırımcıların satışları, döviz rezervlerinde yaşanan düşüşle birlikte değerlendirilmektedir. Merkez Bankası, bu süreçte kontrolü elinde tutmayı hedeflemektedir.

Sonuç ve Gelecek Beklentileri

Merkez Bankası'nın bir sonraki toplantısı 19 Haziran tarihinde gerçekleştirilecektir. Ekonomistler, bu toplantıda faizlerde mevcut konjonktürde bir değişiklik beklememektedir. Ancak, döviz talebinin yönü, gelecekteki faiz kararlarında belirleyici olacaktır.

Merkez Bankası’nın aldığı kararlar, piyasa dinamiklerini etkilemeye devam edecektir. Ekonomik istikrarın sağlanması için sıkı para politikası duruşunun sürdürülmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Bu süreçte, enflasyonla mücadele ve likidite yönetimi ön planda tutulacaktır.

Bize Ulaşın