guvenlibakis.com

Küresel Ticarette Yeni Dönem: İhracatın Geleceği ve Türkiye'nin Stratejileri

Küresel Ticarette Yeni Dönem: İhracatın Geleceği ve Türkiye'nin Stratejileri
04.05.2025 00:21
Küresel ticaretin dinamikleri değişiyor. Türkiye'nin ihracat stratejileri ve ekonomik büyüme üzerindeki etkileri inceleniyor. İstihdam, verimlilik ve yeni fırsatlar üzerine detaylı bir analiz sunuluyor.

Küresel Ticarette Yeni Dönem: İhracatın Geleceği ve Türkiye'nin Stratejileri

Klasik ekonomik kalkınma anlatısının temelini oluşturan endüstrileşme stratejilerinin açmazı, son 15 yıldır bireylerin hayatını sarsmış durumda. Sanayi üretimi, ekonomik büyümeyi getirmiyor. Ancak Türkiye, istihdam boyutunda benzer ülkelerle kıyaslandığında daha iyi bir direnç gösteriyor. İhracat, yerli üretimi artırarak yeni iş imkanları yaratma potansiyeline sahip. Ancak mevcut ekonomik dinamikler, bu teorinin işleyişini zorlaştırıyor.

İhracat ve İstihdam Dinamikleri

İhracat, yerli üretimin artmasını ve yeni iş imkanlarının doğmasını sağlar. İhracat yapan firmalar, üretim kapasitelerini artırarak daha fazla işçi istihdam ederler. Bu durum, işsizlik oranlarının düşmesine ve halkın refah seviyesinin yükselmesine katkı sağlar. Ancak teorinin dinamikleri, günümüzdeki ekonomik koşullarda eski işleyişini yitirmiştir. Hem talep tarafındaki durağanlaşma hem de teknolojik değişim, bu yapıyı sarstı.

Türkiye, uzun yıllar önce benimsediği ihracat temelli büyüme stratejisi ile önemli bir yol kat etti. Ancak, mal ihracatındaki artış hızı son yıllarda kayboldu. 2020’li yıllarda yaşanan duraklama, 2010’lu yıllardaki patinajın bir benzeridir. Salgın sonrası kazanılan avantajlar, 2022 yılının son aylarından itibaren azalmaya başladı. İhracat, yeni yılda önemli ölçüde rekabet baskısı altında kaldı.

Avrupa'nın Durumu ve Küresel Gelişmeler

İhracatçıların en çok yakındığı husus, aşırı değerli Türk Lirası ve yükselen maliyetlerdir. Ancak, Avrupa'nın durumu ve tüketim dinamikleri, bu zincirin belirleyici halkasıdır. Ticari bloklar ve devletler arası mücadele, önümüzdeki dönemde bazı fırsatlar çıkarabilir. Ancak, küreselleşme olgusundaki derin değişiklikler göz ardı edilemez.

Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) 2024 raporuna göre, dünya mal ihracatının değeri 2023 yılında yüzde 2,3 oranında artarak 24,4 trilyon ABD dolarına ulaştı. Ancak bu değer, 2022'nin neredeyse yarım trilyon dolar altında kaldı. Küresel mal ticareti hız kesti, ancak hizmet ticareti reel olarak yüzde 5 büyüdü.

İstihdamda Azalma Eğilimi

Küresel değer zincirlerinde yer edinmek, sanayileşmeye giden baskın yol gibi görünüyordu. Ancak, birçok gelişmekte olan ülkede imalat alanında istihdam azalma eğiliminde. Bu durum, ekonomik dönüşüm için kullanılan geleneksel imalat odaklı ihracat modelinin açmazlarını göstermektedir. Politika yapıcılar için daha çeşitlendirilmiş kalkınma stratejilerinin gerekliliği vurgulanmaktadır.

Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki ticari asimetri, bu durumu daha da körüklemektedir. Türkiye gibi ülkelerin, temel tüketim ve tekstil gibi sektörlerde sübvansiyonlarını gözden geçirmesi gerekmektedir. Uzun vadede, imalat sanayi istihdamını korumak zorlaşmaktadır.

Ulusal Şampiyonlar ve E-Ticaret

Ulusal şampiyonlar yaratmadan, Türkiye gibi ülkelerin küresel ölçekte ekonomik performans göstermesi zor. E-ticaret, bu iki kolu entegre eden bir çıkış yolu olabilir. Türkiye, bölge ülkelerine nazaran bu iki kolu da güçlü bir şekilde temsil etmektedir. Ancak, KOBİ'lerin sadece yüzde 4'ü e-ihracat yapmaktadır.

Gelecekte e-ihracat yapmayı planlayan KOBİ'lerin oranı ise yüzde 7,3'tür. Bu oranlar oldukça düşüktür. TC Ticaret Bakanlığı'nın e-ticaret teşviklerinin bütüncül bir stratejiyle ele alınması, farkındalığın artırılması açısından önemlidir. Aksi takdirde, düşük ücretli ve düşük teknolojili ekonomik modelin akıbeti belirsiz kalacaktır.

Dijital Hizmetlerin Yükselişi

Gelişmekte olan ekonomiler, dijital olarak sunulabilir hizmetlerin ihracatında önemli bir artış göstermektedir. 2023 yılında, bu ekonomilerden dijital hizmetlerin ihracatı yüzde 9 büyümüştür. Salgın sırasında, seyahat ve ulaşım sektörleri ciddi şekilde etkilenmiştir. Ancak, telekomünikasyon bazlı hizmetler ve bilişim ihracatı yükselişe geçmiştir.

Modern küresel değer zincirlerinin önemli bir bölümü, yenilikçi ülkelerin fikri mülkiyet hizmetlerini ihraç etmesiyle şekillenmektedir. 2023 yılında toplam maddi olmayan yatırımlar 6,9 trilyon dolara ulaşmıştır. Gelişmiş ülkeler, dijital hizmetlere yaptıkları yatırımlarla büyümeyi hedeflemektedir. Ancak, otomasyon ve AI teknolojilerinin gelişimi, bu hizmetlerin üretimini tabana yayacaktır.

Sonuç ve Gelecek Perspektifi

Gümrük tarifeleri, yalnızca mal ticaretine ilişkin kalmaktadır. Küresel mal ticaretinin durgunluğu, dijital hizmetlerin güçlü bir büyüme trendi sergilemesiyle dengelenebilir. Küreselleşmenin gerilediği yönündeki ifadeler yanıltıcı olabilir. Gerçekler, küresel mal ticaretinin, salgın kaynaklı dip seviyelerden toparlandığını göstermektedir.

Sonuç olarak, dijital hizmet ticareti, pandemi döneminin en zor zamanlarında dahi büyümeye devam etmiştir. Türkiye'nin bu yeni dönemdeki stratejileri, küresel ticaretteki değişimlere uyum sağlamak açısından kritik öneme sahiptir. Gelecekte, dijital hizmetlerin ve e-ticaretin önemi daha da artacaktır.

Bize Ulaşın